20 Nisan 2013 Cumartesi

Pera Müzesi’nde Son Haftasonu Ziyareti: Nickolas Muray & Çöl Ve Deniz Arasında

Gitmek istediğim sergileri daha çok var, nasılsa giderim diyerek erteler, sonra da genelde kaçırırım.
Pera Müzesi'nde sergilenen, 21 Nisan pazar günü sona erecek olan Nickolas Muray fotoğraf sergisi ve Akdeniz kıyısındaki Arap ülkelerinden sanatçıların resim, heykel gibi eserlerinin bulunduğu Çöl Ve Deniz Arasında'yı nihayet bir gün kala ziyaret edebildim. Buyrunuz:


Nickolas Muray




Amerika’ya cebinde 25 dolarla ve 50 İngilizce kelime bilerek gitmiş Macar fotoğrafçı Nickolas Muray (vay be), kariyerine moda dergilerine portre fotoğraflar çekerek başlamış ve birdenbire ünlü olmuş. Hollywood ünlülerinin ve Coca Cola, Dodge, Camel gibi pek çok markanın reklam fotoğraflarını çekmiş. Renkli fotoğraf döneminin başlamasıyla doğal renkli fotoğrafları ilk kullananlardan biriymiş. Günümüz fotoğraflarında bile etkisi gözlenen, 20’li 30’lu yıllarda çığır açmış bir moda fotoğrafçısıymış Muray.
*Antony, Kleopatra, Cecil DeMille Coca-Cola reklamında
Çok da çapkın bir adammış. Birçok kadınla ilişkisi, evlilikleri falan olmuş ama asıl tutkusu Frida Kahlo'ymuş. Frida’nın çoğu fotoğrafı da kendisine aitmiş. Söylendiğine göre on yıllık bir aşk ilişkileri olmuş. 
“Nick, seni bir meleği severcesine seviyorum… Seni asla unutmayacağım, asla, asla. Sen benim hayatımsın.” – Frida.  
Frida’yla Diego boşandıklarında Nick onunla evlenir sanıp umutlanmış. Diego dururken... Tabii ki Frida Diego’yla tekrar evlenmiş. Frida’ya bak sen yalnız. Az değil :) Eee, “Kadınlar kendilerini seven erkeklere gülerler” demişler. Nick en azından biraz twitter karıştırsaydı bu kadar ümitlenmezdi diye tahmin ediyorum. 
“Lütfen en kısa zamanda yaz bana. Senin olan Nick.” (Yazmadı).
*Frida, İki Frida'yı boyarken.

*Ben ve Pağanlarım'ın önünde -belki gizli bir hüzünle- Frida bize doğru bakarken, Nick'in ona aşkla bakışı, ah ki ne ah.

Kendi gözlem ve fikirlerimden bahsedecek olursam, çekildiği ve hazırlandığı zamanları da düşünecek olursak fotoğrafların kalitesi hakkında diyecek sözüm zaten olamaz. Fotoğraf konusunda uzman da değilim. Ancak fotoğraflar bu işi ticari olarak yapanlara ders verecek nitelikte olduğu için etkilenmek zorunda da değilim. 
Resimlerin çoğunda ruh yok. Duygu yok. İnsan hikayesi yok. Güzel kadınlar, metalaştırılmış bedenler, reklamların, dergilerin –hele ki 30’ların o kusursuz dünyası… Kusurlu olan, gerçek olan, ruh katan, içinde hayat olan, Frida ve ona olan aşkı ve bundan doğan resimlerdi. Frida’yı bile güzel gösteren Nick'in aşkı ve sanatıydı; ki güzel bir kadın sayılmaz :) 
Nispeten etkileyici olanlar Frida’lı fotoğraflardı benim için.

Not: Cam karşısında yansımama engel olamadığımdan kendi çektiklerimi değil, alıntıları kullanmayı tercih ettim.

Çöl Ve Deniz Arasında

*Fahrelnisa Zeid,  Ürdün, Çölde Şölen, 1957
Akdeniz kıyısındaki Arap ülkelerinden sanatçıların modern ve çağdaş sanat eserlerinden oluşan bir sergi Çöl ve Deniz Arasında. Ürdün Ulusal Güzel Sanatlar Akademisi’ndeki bazı eserlerden oluşuyormuş. Nickolas Muray sonrası gezmek iyi geldi.        
                                                                                             
             
*Hazem Zubi, Ürdün, İsimsiz, 2004
*Wijdan, Aşk, 2011 & Anta Ana, Ben Senim

 
*Laila Shawa, Filistin, İmkansız Rüya, 1988
*Mustafa Aliden, Tersine Zaman

İçlerinde en beğendiğim ve anlamlı bulduğum İmkansız Rüya oldu. Kaşları, gözleri, sürmeleri aynı, çarşaf renkleri ve desenleri farklı, dondurma yiyemeyen kadınlar.

*Ahmad Nawar, Mısır, Guneim Dağı & Rafik Al Kamel, Tunus, 1985
*Fahrelnissa Zeid, Ürdün, İsimsiz, Kuş kemikleriyle paleokristal



Başka sergilerle buluşmak üzere.
Sevgiler.



Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...