20 Şubat 2013 Çarşamba

NE FİLMLER NE MÜZİKLER 1 YAŞINDA!

BENİM SEVGİLİ 10'UM


Merhaba!
Tweetlerimde “ne filmlerde ne müzikler vardı” diyerek paylaştığım film müzikleri ve şarkılarının aşırıya kaçacağını fark etmemle aklıma düşen twitter sayfası ve ardından blog fikrinin birinci yılı!
Ne Filmler Ne Müzikler’in birinci yılını geçtiğimiz yıl boyunca paylaştığım şarkılardan en sevdiğim 10’unu paylaşarak kutlamak istedim.
Bir yıl boyunca yüzlerce film ve yüzlerce şarkıyı geride bıraktık. İçlerinden seçim yapıp ona indirmek kolay olmadı.
Seçtiklerimin paylaştığım film sahneleri veya şarkıların en iyileri değil, şahsi olarak en sevdiklerim, şahsi olarak en çok etkilediklerimden oluştuğunu ve sıralama yapmadığımı belirtmek isterim.
İyi eğlenceler!


1. Johnny B. Goode – Mark Campbell – Back To The Future (Geleceğe Dönüş) (1985)


“Şarkılı sahneler arasında en sevdiğiniz hangisidir” türü bir anket yapılsa ilk sırayı alacağını düşündüğüm Johnny B. Goode gönlümde apayrı bir yere sahip. Sıralama yok demiştim ama, Marty McFly’ın hayallerini gerçekleştirme fırsatı bulup tutkuyla çalıp söylediği sahne favorim.


2. Day-O (The Banana Boat Song) – Harry Belafonte – Beetle Juice (Beter Böcek) (1988)


Bu sahneyi yazan senaristler çılgın, çeken Tim Burton çılgın, şarkıyı yazan, söyleyen çılgın, o dekoru, kostümleri tasarlayan manyak, koreograf deli. Başta Catherine O’Hara olmak üzere bütün oyuncular müthiş. Hepiniz harikasınız! Çılgınca saygılar.


3. As Time Goes By – Dooley Wilson – Casablanca (1942)


İzleyenin aklından çıkmayacak bir sahne: Ilsa’nın eski aşkı Rick’in barına geldiğinde söylediği “Tekrar çal, Sam. Eski günlerin hatrına” sözleri, insanı kalbinden yakalayan, sinema tarihinin efsaneleşmiş repliklerinden. Sözler iç burkarken, şarkının naif havası da filme çok yakışıyor.         
.

4. Miss Celie’s Blues (Sister) – Tata Vega – The Color Purple (Mor Yıllar) (1985)


Steven Spielberg’ün sanırım insanları ağlatmak niyetiyle çektiği dramada doruk noktası, bu unutamadığım ve gözyaşlarını tutmanın imkansıza döndüğü sahneydi. Şarkının söz ve müziğinde Quincy Jones imzası da bulunuyor.

5. In Dreams – Roy Orbison – Blue Velvet (Mavi Kadife) (1986)


Hiç film izlememiş olsaydım ve ilk izlediğim film Blue Velvet olsaydı, bu sahneyi gördükten sonra ben sinemayı çok severdim gibi geliyor bana. Bu sahnedeki gerçeküstü atmosfer büyülü gibi, bayılıyorum. Blue Velvet hakkında daha fazla detay, bu yazımda.


6. Cuban Pete – Jim Carrey – The Mask (Maske) (1994)


Maske’nin çizgi filmini de çok severdim, filmini de çok sevdim. Aslında 1994’te yapıldığını düşünürsek neredeyse kendimi bildim bileli sevmişim; hep seveceğim. Bu sahne de ayrı bir çılgınlık, bir cümbüş, bir şölen havasında. Yerinde durdurtmuyor insanı. Jim Carrey şimdi bir dede, benim için en çok “Maske”.


7. A Man Without Love – Engelbert Humperdinck – Romance & Cigarettes (Aşk Ve Sigara) (2005)


Bu yazımda uzun uzun anlattığım, zamana çok yakışan çok sevdiğim bu müzikalin en sevdiğim şahane şarkısı, filmin atmosferini çok iyi yansıtıyor.



8. The Show – Kerris Dorsey – Moneyball (Kazanma Sanatı) (2011)


Brad Pitt değil, Billy'nin başarısızlığı değil, Red Sox’un şampiyonluğu değil; bu filmden bana en çok geriye kalan, sonunda babanın arabada gözyaşlarıyla kızının kaydını dinlediği, -kaderin cilvesi- şarkının da duruma cuk oturduğu sahne oldu.


9. Double Trouble – The London Oratory School – Harry Potter And The Prisoner Of Azkaban (Harry Potter Ve Azkaban Tutsagı) (2004)


Ben Harry Potter’la büyüdüm. Ergenliğimde Daniel Radcliffe’e aşıktım diyeyim size, anlayın hangi derecede Harry Potter sevdiğimi. Torpil yok diyemem :) Sözlerin Shakespeare, Machbeth’ten alındığı şarkıyı büyük üstad John Williams bestelemiş. Çok sevimli değil mi?


10. You And Me – Penny & The Quarters – Blue Valentine (Aşk Ve Küller) (2010)


Dayanamadım. Bu şarkıyı o kadar seviyorum ki, sahnesinin etkileyiciliğinden falan değil, güzelliğinden ötürü kattım listeye. Blue Valentine iyi bir aşk filmidir, severiz kendisini, şu yazımda hakkında çiziktirdiklerimi okuyabilirsiniz.




Beğenilerimi sizlerle paylaştıkça, söylendiklerime karşılık buldukça, yazılarım okundukça çok mutlu oluyorum.
Dilerim ve umarım kartopu misali büyürüz.
Kimse okumazsa da ben okurum :)
Nice yıllara!



Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...